Kızılcık Meyvesi

Kızılcık Meyvesi, Çiçeği ile açan meyvelerinde kılcal damarları sağlamlaştıran, elastikliğini sağlayan ve kan basıncını normal tutan bir ağaç türüdür. Çok eski çağlardan bu yana yoğun olarak tıbbi amaçlı kullanılmıştır. Antik çağlardan bugünümüze kadar meyvesi, çekirdeği, çiçeği, yaprağı, kabuğu ve kökleri antiseptik özelliği ile yaraların tedavisinde mikroplara karşı ilaç olarak kullanılır. Özellikle tedavi yöntemi olmuş bu kızılcık meyvesi ile gut, romatizma ve ateş düşürücü etkisi ile pek çok problemlerde kullanılmıştır. Bağırsak yaralarına ve ağız yaralarına iyi gelir. İçeriğindeki zengin vitaminler, mineraller ve bileşenler ile farklı sağlık sorunlarının tedavisinde kullanılmaya devam edilmektedir. Doğal bir antioksidan olan kızılcık meyvesi Ünlü hekim İbni Sina'nın da kullandığı faydalı bir besin kaynağıdır. Özellikle yaraları yıkamak için kızılcık suyu ile yara ve yanık merhemi yapmak için de ağacın kökünü kullanırmış. Kızılcık meyvesinin yaprağı, ağacının kökü, gövdesi ve kabuğu adeta bir şifa kaynağıdır. Kızılcık meyvesinin yaklaşık 150 türü bulunur. Cinsine göre meyveleri yaza doğru ve sonbahar ortalarına kadar hasadı yapılabilir. Meyveleri kırmızı ve siyah renklidir. Yoğun ekşi tadı ile genelde şerbet, marmelat ve reçel olarak da kullanılmaktadır. Bazen çiğden hazırlanan kızılcık suyu ya da kaynatılarak yapılan kızılcık şerbeti, kan pıhtılaşmasını düzenler. Özellikle şeker hastaları için yararlıdır. Bilhassa en önemli hormonların salgılanmasına yardımcı olur. Uyku sorunu yaşayanlara iyi gelir. Birçok bilim adamı tarafından kızılcık meyvesini antioksidan olarak tanımlamıştır.

Sıcaklık; Kızılcık meyveleri sıcakta çabuk olgunlaşır, irileşir ve verimi artar. Soğuklara oldukça dayanaklıdır. Özellikle ortam sıcaklığının en alt derecede eksi 37 olduğu yerlerde zarar görmez. Bunun yanında, gölgeli yerlerden çok hoşlanır ve sıcaktan etkilenir.

Toprak; Bakımından fazla seçici değildir. Orta yapıda, derin ve geçirgen topraklarda daha iyi gelişir ve iyi meyve verir. Kireçli toprağa dayanaklıdır. Toprak pH'sının 6.4-7.4 olduğu yerlerde daha verimlidir. Deniz seviyesinden 700-1200 m alanlarda en iyi sonucu verir.

Sulama; Kızılcık yetiştiriciliğinde en belirgin olan faktörü sudur. Bu sebeple sulama çok önemlidir. Çünkü kurak ve susuz olduğu zamanlarda meyve küçük kalır, verimi ve kalitesi düşer. Sulama şeklinde ise meyvenin iriliği artar. Ayrıca verimi ve kalitesi yükselir.

Gübreleme; Yapılacak olan toprak ve yaprak analizlerine göre gübrelemede olumlu sonuçlar alınır. Genellikle organik gübreler dekara olan 2-3 ton hesabıyla 3-4 yılda bir tekrarlanarak verilir. Azot 15-20 kg, fosfor ortalama 30-35 kg ve potasyum ise 10-12 kg hesabıyla verilmelidir.

Budama; Yaprakların dökülmesi ile çiçeklenme olduğu dönemlerde yapılır. Ayrıca hasat sonrası kırılan dalların alınması uygundur. Budama ile ağacın gelişmesine en uygun olacak şekil oluşturulur. Ağaç bu sayede gençleşir. Budama ile meyve irileşir ve kalitesi artar.

Özellikle çekirdek ve yapraklarından çayı ve kahvesi yapılır. Taze kabuklarından esans ve dizanteri hastalığına karşı ilaç olarak hazırlanır. Yemeklerde tat vermesi için ve meyvelerinden hoşaf yapılarak kullanılır. Kızılcık meyvelerine şeker dökülerek uzun zaman muhafaza edilir. Kızılcık meyvesi çok güzel tatlısı ve konserve şurubu yapılır. Kızılcık yaprağı ezilerek yaraya sürülürse iyileşmesine yardımcı olur. Bunun yanında kabukları toz haline getirilerek yara üstüne mikrop öldürücü olarak kullanılır. Bilhassa kızılcık suyu uyku problemi yaşayanlar için uykusuzluğa çok iyi gelir. Kızılcık ağacının kabukları kaynatılır ise etkili bir ateş düşürücü özelliği elde edilir. Kızılcık sağlık açısından en yararlı besinlerden birisidir. Kızılcık diyabet hastalarının diyetlerine eklenebilecek en faydalı meyvedir.